Pazartesi, Ekim 30, 2006

MUZLU SÜTLÜ ÇİKOLATALI;)))

TÜM DOSTLARA MERHABA
Nihayet uzuuuun bir aradan sonra sizlerleyim dün bilgisayarımın başına çok az bir süre geçebildim onun için yorumlara uzun uzun cevap veremedim ama bu hafta bol bol sizlerle olabileceğim;))

Sizin de tahmin ettiğiniz gibi muzlu sütlü çikolatalı ismini ben uydurdum;)))aslında herkesin bildiği çok çok pratik bir tatlı kimisi prenses diyor bu tatlıya kimi muzlu muhallebi ama ben bu isimlerden sıkıldığım için bu ismi uydurdum bakalım beğenecekmisiniz;))
MUZLU SÜTLÜ ÇİKOLATALI
MALZEMELER:1 lt.Süt
8 çorba kaşığı un
11 çorba kaşığı toz şeker
1 paket vanilya
1 çorba kaşığı margarin(ben hiç bir zaman eklemiyorum ama daha parlak ve lezzet açısından arzu ederseniz ekleyebilirsiniz)
3 adet muz
Arzu edilirse 1 parça toz haline getirilmiş damla sakızı(ben damla sakızı sevdiğim için sütlü tatlılarıma ekliyorum.)
bitter veya sütlü çikolata üzerini süslemek için.
YAPILIŞI:Tenceremize sütümüzü,unumuzu,şekerimizi,damla sakızımızı,vanilyamızı ekliyoruz ve tel çırpıcı ile orta hararetli ateşte hiç bırakmadan sürekli topaklanmasına müsade etmeden karıştırarak muhallebi gibi pişiriyoruz.

Altını söndürdüğümüz muhallebimizi 8-10 dak.el blendrı veya mikserimizle çırpıyoruz.

Dikdörtgen borcamımızı soğuk sudan geçirip süzdükten sonra verev şeklinde kestiğimiz muzlarımızı servis tabağımızın altına diziyoruz.

Muhallebimizi muzların üzerine alıp oda sıcaklığına gelene kadar bir kenarda bekletiyoruz.

Diğer yandan çikolatamızı rendemizin ince kısmı ile rendeliyoruz.

Oda sıcaklığına gelen muhallebimizin üzerine bolca heryanını kaplayacak şekilde çikolatamızla süslüyoruz.

Buzdolabında 2-3 saat beklettikten sonra servis yapabilirsiniz.

AFİYET OLSUN...

Pazar, Ekim 29, 2006

CUMHURİYETİMİZİN 83.YILI KUTLU OLSUN


ATATÜRK DİYOR Kİ


Cumhuriyet; fikren, ilmen ve bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister.

***

Benim nâçiz vücudum birgün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.

***

Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.

***

Biz doğrudan doğruya milletseveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı, Türk topluluğudur.

***

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftandır. Samimî ve meşru olmak şartıyla, her fikre hürmet ederiz. Her kanaat bizce muhteremdir.

***

Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.

***

Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir.

***

Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.

***

Bugünkü hükümetimizin, devlet teşkilatımızın doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilatıdır ki onun adı Cumhuriyettir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir.

Cuma, Ekim 20, 2006

BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN



ÖNCELİKLE TÜM DOSTLARIM KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN.

Bu sabah aldığımız üzücü haberle uyandım çok sevdiğimiz komşu ablamız Nükhet Ablacığım'ı kaybettik bütün gün apartmanın için de komşular arası ziyaretler cenaze evine yemekler yapıldı.Maalesef yarında öğle namazı ile son yolculuğuna uğurlayacağız Sevgili Nükhet ablamızı;(Kederli ailesine sabır Nükhet ablacığıma da allahtan rahmet diliyorum.Mekanın cennet olsun ablacığım.
Dolayısı ile yarında sizlerle olamayacağım daha sonraki günde önceden programı yapılmış İstanbul dışı seyahatimiz var ancak Bayram sonrası sizlerle olabileceğim için şimdiden kutlamamı yapmak istedim.

TÜM DOSTLARA SAĞLIKLI,MUTLU,HUZUR DOLU,BOL BEREKETLİ SEVDİKLERİNİZLE GEÇİRECEĞİNİZ NİCE BAYRAMLAR DİLİYORUM.
BAYRAMINIZ ŞEKERLEMELER KADAR RENKLİ VE LEZİZ GEÇSİN,
SEVGİYLE KALIN...

NOT:Fitre ve zekatını hali hazırda verememiş olan dostlar sizler için DENİZ FENERİ DERNEĞİ'nin linkini veriyorum arzu ederseniz sitelerini hem ziyaret edin hemde yardımlarınızı muhtaç kişilerden esirgemeyelim.

Perşembe, Ekim 19, 2006

VEEE SARAY SARMA;))

Nihayet dediğinizi duyar gibiyim etkinliği geride bırakalı üç gün oldu ama dün de dediğim gibi bilgisayarımın başına çok fazla geçemiyorum gecikmeden dolayı gerçekten üzgünüm;(
SARAY SARMA



MALZEMELER:5 Adet Yumurta
1 Su bardağı toz şeker
2 Su bardağı un
1 paket vanilya
1/2 kabartma tozu
1/2 su bardağı meyva şekerlemesi
1 su bardağı file antep fıstığı
1/3 su bardağı kadar erik veya kayısı marmeladı

Şerbeti için:2 su bardağı toz şeker
3 su bardağı su
1/2 limon
YAPILIŞI:Yumurta ve şekerimizi karıştırma kabında iyice çırpıyoruz.

(benim yumurtalarım bana güzel bir sürpriz yapıp çift sarılı çıktılar ne kadar mutlu bir ifadenin yüzüme yayıldığını gerçekten görmenizi isterdim o kadar uzun zaman oldu ki çift sarılı yumurta görmeyeli;()
Daha sonra diğer malzemelerimizi de ekleyip tüm malzeme iyice karışana kadar mikserimizin yüksek devrinde çırpmaya devam ediyoruz.

Yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsimize karışımımızı alıp spatula yardımı ile üzerini düzleştirip ve tepsinin içinde dikdörtgen şeklini almasına yardım ediyoruz.

200derece önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 15-20 dak. üzeri pembeleşene kadar pişiriyoruz.

Üzerine marmeladımızı sürüyoruz (ben erik reçelimi mini şeften geçirip marmeladımı öyle yaptım sizlerde robotunuz dan geçirip yapabilirsiniz)

onunda üzerine meyva şekerlemelerimizi ve fıstığımızı serpiyoruz(fıstığımızdan bir miktar üzerini süslemek için ayırıyoruz.)
meyva şekerlemesini daha önce de sizlere bahsetmiştim Migrostan aldığım meyva şekerlerimi kullandım ama kullanmadan önce ılık suda bir 5 dak. beklettim ve süzdüm yumuşacık oldular.



Şimdi uzun kenarından sıkı sıkı sarmaya başlıyoruz ve bir müddet alışana kadar yaklaşık 4-5 dak .kadar bu şekilde bekletiyoruz.

Şerbet için su ve şekerimizi 20 dak. kadar kaynatıp yarım limonu da sıktıktan sonra bir 5-6 dak.daha kaynatıp altını söndürüyoruz bu işlemi saray sarmamızın keki pişerken yapıyoruz.Saray sarmamızın sarma işlemi bittikten ve bir müddet o şekilde bekledikten sonra şerbetimizi kaşık kaşık döküp saray sarmamızın şerbetini sünger gibi çekmesine izin vererek tüm şerbeti bu şekilde yedirerek döküyoruz kenarlarından düzgün bir biçimde kesiyoruz ki sunumu daha şık olsun ve üzrine file antep fıstığı ile süsleyip servis tabağına aktarıyoruz.

AFİYET OLSUN...

Salı, Ekim 17, 2006

Ye#15 ŞEKER PARE

Merhaba öncelikle gelen yorumlara cevap veremediğim için özür dilerim.Koşuşturmalı bir hafta da olduğum için bilgisayarımın başına maalesef çok geçemiyorum ama sizlere vermiş olduğum sözü tutmak ve Şeker pare tarifini paylaşmak için bilgisayarımın başına geçtim. Saray Sarma tarifini de yarın ekleyebileceğim.Lütfen aksaklık ve gecikmeler için bana kızmayın;(


ŞEKER PARE




MALZEMELER:1 paket margarin (oda ısısında)
1,5 fincan pura şekeri
1 paket kabartma tozu
2 yumurta
1 fiske tuz
1/2 çay bardağı irmik (kullanmasanızda olur ben iki türlüsünü de yapıyorum çok değişen birşey olmuyor.)
Aldığı kadar un (ele yapışmayan çok yumuşak bir hamur olmalı)

Şurubu İçin:3 su bardağı su
3 su bardağı şeker
1/2 limon

YAPILIŞI:Margarinimizi ve pudra şekerimizi iyice yoğuruyoruz.Diğer malzemeleri de ekleyip ele yapışmaya yumuşak bir hamur elde ediyoruz.

Hamurumuzdan ceviz büyüklüğünde koparıp avucumuzun içinde top şekli veriyoruz yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsimize sıralayıp üzerine hamura iyice gömülecek gibi fındığımızı yerleştiriyoruz (eğer çok gömülmezse fındık şeker paremiz pişerken hafif kabardığı için üzerindeki fındığı üstünden atıyor.)

Önceden ısıttığımız 180 derece fırınımızda üzerleri kızarana kadar pişiriyoruz.

Diğer yanda şekerimizi ve suyumuzu yaklaşık 20 dakika kadar kaynattıktan sonra yarım limon sıkıp bir 5 dak.daha kaynatıp altını söndürdüğümüz sıcak şerbetimizi fırından yeni çıkan sıcak şeker paremizle buluşturuyoruz.Şeker pareleri 5-6 dak.sonra alt üst yapıyoruz ki şerbetini eşit miktarda çeksin aşağı yukarı bir 10 dak sonra tekrar fındıkları üste gelecek şekilde ters yüz yapıp soğuduktan sonra servis yapıyoruz.Oldukça kolay ve yumuşacık şekerparelerimiz oluyor.
AFİYET OLSUN...

Pazartesi, Ekim 16, 2006

ye#15 BAYRAM TATLILARI = HAZIR YUFKA İLE BAKLAVA VE DİLBER DUDAĞI - ŞEKER PARE - SARAY SARMA

İşte yeni telaşlı bir Bayram Haftası ve Etkinlik günü geldiii.Evlerde bir bayram telaşı başlamışken tüm hanımlara kolay gelsin veeee ne güzel ki etkinliğimiz bu sefer Bayrama denk geldi,en azından bayram tatlısı ne yapsam düşüncesinden kurtulacağız;)))Etkinliğe bu kez ev sahipliği yapacak olan arkadaşımız DERSAADET'e kolay gelsin ve ev sahipliği için şimdiden teşekkür ederim;))
Etkinlik için ne yapabilirim diye düşünürken epey zorlandım ama uzun zamandır denemeyi düşündüğüm ve yufkacılar da Metro gross marketlerde satışa sunulan hazır baklava yufkasını denemeye karar verdim ve denedim bakalım beğenecekmisiniz bana sorarsanız hem çok pratik bir o kadar da lezzetli oldular.Yufkaları paketlerinden açtığımda fikrimi değiştirip rahmetli babaanneciğimin her bayram hazırladığı güzel el yapımı Dilber Dudakları geldi aklıma ve onu yapmaya karar verdim daha sonra yufkamdan bir miktar artınca onu da baklava gibi yapıp dilimledim ve fırınladım.İkisi de lezzet olarak aynı ancak şekil olarak farklı oldular;))
Şekerpare'yi de hepinizin bildiği gibi arkadaşlarım için hazırladığım Hamsili Pilav gününde yanında yapmıştım ve tarifini etkinliğe saklamıştım;)
Cumartesi günü de Saray Sarmasını yaptım ve babacığımı rahmetle andım canım babam nasıl severdi Saray Sarmasını,Çapa da küçük bir pastane bu tatlıyı çok güzel yapardı kimin yolu düşse mutlaka sipariş verirdi her güzel yer gibi orası da maalesef kapandı;( Zaten o tatlıya o kadar düşkün olan babacığım da artık hayatta değil;( Bazen eskiyi düşünmek çok acı veriyor aslında yanlış söyledim sanırım içimi acıtan eski yaşadıklarım değil çünkü çok güzel mutlu bir çocukluğum oldu huzur dolu ve birbirini çok seven bir ailenin için de büyüdüm eski günleri düşünürken suratımda her zaman bir rahatlama dudaklarımda hep bir gülümseme oluşuyor yüreğimi acıtan bu kadar güzel yaşadığım günleri paylaştığım kişilerin artık hayatta olmayışı.Ne acıdır ki artık Bayramlar bile özel gelmiyor insana çünkü bayramı paylaşabilecek büyüklerimiz yok sadece bayram tatilini paylaşabilecek arkadaşlarımız var;(
Neyse haftanın ilk günü bu kadar karamsarlık yeter işte bayram henüz evimize gelmesede Bloglara geldi bile en iyisi bizler bunun tadını çıkaralım;))İşte ilk tarifimiz;
HAZIR YUFKA İLE DİLBER DUDAĞI VE BAKLAVA


MALZEMELER:500 gr.'lık Hazır baklava yufkası (1kg'luk ları da var ama ben 500gr'lık paket kullandım)
2 bardak kırılmış ceviz içi
1 çorba kaşığı toz şeker
1 çorba kaşığı su
150-200 gr. tereyağ

ŞURUBU İÇİN:2 su bardağı toz şeker
2 su bardağı su
1/4 limon suyu

YAPILIŞI:Öncelikle kırık ceviz içlerimizi bir tavaya yerleştirip 1 çorba kaşığı şekerimizi ve 1 çorba kaşığı suyumuzu ilave edip yanmalarına müsade etmeden biraz kavuruyoruz burda şeker ve su ilave etmemizin amacı cevizlerin birbirlerini tutması dilber dudağımızı servis yaparken ya da yerken de içinden cevizlerin pıtır pıtır dökülmesini önlemek.

Yufkalarımızı 20 kat üst üste yerleştirip keskin bir kalıp yardımı ile ya da bardağı ters çevirip bıçakla kenarlarından geçerek yuvarlak şekiller elde ediyoruz.

Ortasına 1 tatlı kaşığı kadar cevizimizden koyup ikiye katlıyoruz ve iyice elimizde sıkarak birbirine yapışmasını sağlıyoruz.

Yağladığımız borcam veya tepsinin içine birbirlerine bitişik nizam aralıksız diziyoruz.

Tereyağımızı iyice kızdırıyoruz üzerinde köpük oluştuysa o köpüğü de alıyoruz ve kızgın kızgın tereyağımızın yarısını üzerlerine bir kaşık yardımı ile döküyoruz.

Heryerini iyice yağladığımız dilber dudaklarımızı

Önceden ısıttığımız 180 derece fırınımızda üzerleri kızarıncaya kadar pişiriyoruz.

Elimizde arta kalan hamurlarımızı ve dilber dudağının kenarından çıkan yufkaları yağlanmış bir tepsiye yarısına kadar döşüyoruz

ara sıraya arta kalan cevizimizi de ekleyip üzerlerini yine aynı şekilde döşedikten sonra baklava dilimi gibi kesiyoruz.

Üzerine arta kalan tereyağımızı tekrar kızdırıp üzerlerine kaşık yardımı ile döküyoruz.180 derece önceden ısttığımız fırında üzerleri kızarana kadar pişiriyoruz.

Dilber dudağımızı da baklavamızı da fırından çıkardıktan sonra 4-5 dakika kadar bekletiyoruz ilk sıcaklığını verdikten sonra sıcak şurubumuzla şurupluyoruz.

Şurubumuzu 2bardak toz şeker 2 bardak su ile iyice kaynatıyoruz yaklaşık 15 dak sonra limonumuzu sıkıp bir 5 dakika da öyle karıştırıp kaynatıyoruz tahta kaşığa bir miktar alıyoruz ve tekrar kaşığı ters çevirip içindeki şurubu tencereye boşaltıyoruz en son damla tahta kaşıktan daha kıvmlı bir şekilde düştüğün de şurubumuz olmuş demektir.

AFİYET OLSUUUUN...
Bugünlük bu kadar yazabiliyorum ama resimlerde gördüğünüz şeker pare ve saray sarmanın tarifi en kısa zaman da gelecek;))
TÜM DOSTLARA İYİ BİR HAFTA DİLİYORUM;SEVGİYLE KALIN...

GELECEK TARİFLER
ŞEKER PARE

VE SARAY SARMASI

Cumartesi, Ekim 14, 2006

FRANSA'ya FRANSIZ KALMAYALIM!!!!!!!!!!!!


Boykot edilmesi gereken Fransa'nın ürünler

Benzin: Total, Elf

Süpermarket: Carrefour, Gima, Dia Endi, ChampionSA

İnşaat: Ondulin Avrasya (Onduline -Bituline-Isoline), Lafarge, Chryso, Weber Markem

Seyahat: Air France, Club Med, Fransa'da tatil, Fransız Kültür Merkezi

Tıraş Bıçağı: BIC

Çakmak: BIC, Cartier

Kırtasiye: BIC, Sheaffer

Yoğurt: Danone, Yoplait

Şişe Suyu: Perrier, Danone, Evian

Mutfak ve diğer ev eşyalar: Tefal

Oto Lastiği: Michelin, Uniroyal, Recamic

Oto Yedek Parça:Valeo




Otomobil: Peugeot, Citroen (Not: Renault Türk ortaklı)

Spor Ekipmani: Le coq sportif

Motosiklet, Bisiklet:Peugeot

Giyim: Lacoste , Givenchy, Pierre Cardin, Yves Saint Laurent, Etam, René Derby, Sonia Rykiel, Cacharel, Daniel Hechter

Çanta: Longchamps, Lancel, Louis Vuitton

Şampuan: L'Oreal, Studio Line, Lancome

Saç ürünleri: L'Oreal, Studio Line, Garnier, Kerastase

Cilt Bakım ürünleri: Clarins, Guerlain,Avene

Bebek giyim,mama, oyuncak: Bledina, Mellin, Majorette, DPAM, Petit Bateau

Kozmetik: L'Oreal, La Roche Posay, Biotherm, Christian Dior, Clarins, Vichy

Parfüm: Chanel, Christian Dior, Clarins, Drakkar Noir, Fahrenheit, Lancome,Lavendar Harvest

Dergi: Marie Claire, Elle

Telekom: Alcatel

Sigorta: AXA, Günes Sigorta, Basak Sigorta, Basak Emeklilik (Groupama International)

Finans: Societe General Bankasi, TEB (Türk Ekonomi Bankasi)

İlaç firmaları Sanofi (Aventis&Synthelabo&Pasteur ortakligi): Servier, Fournier, Guerbet, Pierre

Isıtma Kazanı: De Deitrich

Okul: SJ,St Benoit,St Picherie



NOT:ATLADIĞIM DİĞER ÜRÜNLER VE MARKALAR OLABİLİR ONLARI DA İLETİRSENİZ EKLEME YAPMAK İSTERİM...

Perşembe, Ekim 12, 2006

HAMSİ YİNE KAÇMIŞ;(( BEN KOVALADIM YAKALADIM PİLAV YAPTIM ;)))SİZE RASTGELEEEE;)))

Geçen gün arkadaşımın ofisinde sohbet ederken -Hadi dedi mamaları hep ekrandan görür olduk artık bize de birşeyler yapıp getirirsin iftara;))
-oluuur dedim daha öncede balıklardan bahsetmiştik istermisiniz size hamsili pilav yapayım.
-ooohhh istemez olurmuyuz tabii isteriz ama çok yap burda balığın kokusunu alan gelir;)
-Tamam,dedim Çarşamba günü hamsili pilav yapıp getireceğim yanında salata da getiririm siz tabağınızı çanağınızı hazırlayın;)
-Ehh yapmışken tatlı da yaparsın artık dedi;))
Başa gelen çekilir;)-tamam dedim tatlı da yaparım.
Salı günü carrefour'a ordan da metro'ya gittim ama hiç aklıma gelmedi balığı bir gün önceden almak nasıl olsa mevsimi de geldi her aradığımda da şimdiye kadar buldum nerden bileyim başıma gelecekleri;(Alışverişten döndüm hadi dedim geceden hem tatlıyı hemde pilavını hazırlayayım ertesi gün de balığımı alıp temizler dizer fırınlar götürürüm.Sabah evdeki işlerimi tamamladım salına salına balıkçıma gittim
-yok abla hamsi, demez mi;((Neyse aşağıda bir balıkçı daha var ona da sorayım dedim O da -yok abla hamsi palamut vereyim ben sana;((İstemem dedim tabii neyse bir de sahilde şansımı deneyeyim dedim
-ablacığım palamut veya çipura veryimmi yerine dedi
-yok dedim istemem neyse bir de epey yukarda bir balıkçı var birde ona sorayım bari dedim tekrar atladım arabaya doğru yukardaki balıkçıya
-hamsin var mı?dedim
-abla hamsi kaçtı büyük balık var istersen palamut vereyim demezmi orası da
-yok dedim istemem;((Arkadaşımı aradım
-yok hiçbir yerde hamsi yok pilavım salatam tatlım herşeyim hazır ama balık yok dedim;((
-Dur dedi bizim burda da bir balıkçı var ben de ona sorayım dedi saat bu arada 15.30 olmuştu iftara az bir zaman kalmış ben hala balığı bulamamıştım;(Arkadaşım bir beş dak. sonra aradı
-BULDUUUM dedi;))
Altın bulmuş gibi sevindim vallahi;))Tamam geliyorum dedim gittim balığı aldım doğru eve ve tabii hemen mutfağa neyse ki herşey yolunda gitti de tam iftar saatinde orda olabildim herkes çok beğendiğini dile getirince derin bir ohhhh çektim doğrusu;))
İşte hamsi kaçtı ben kovaladım o kaçtı ben koştum köşeye sıkışan hamsi ile de bir güzel pilav yaptım tarifi de sizlerle bir güzel paylaşayım istedim;)))


HAMSİLİ PİLAV
MALZEMELER: 2kg. iri hamsi(ben büyük borcamda yaptım ama aşağı yukarı 200gr daha lazımdı biraz eksik oldu pişince açılma yaptı eğer sizde benim gibi büyük borcamda yapacaksanız 2kg. 200gr. kadar olsun,eğer daha küçük bir borcam da yapacaksanız o zaman da 1kg 250gr iri hamsi almalısınız,pilavını da 1,5 bardaktan yapmanız iyi olacaktır.)
3 su bardağı pilavlık baldo pirinç
4,5 su bardağı su
6-7 adet soğan
10 adet küp şeker
1/2 su bardağı minik kuş üzümü
2 tatlı kaşığı tuz
1/2 çaybardağı kuru nane(herzaman ki gibi bir bardak suyun için de dinlendirilmiş kumunu dökmesi sağlanmış olmalı)
1,5 veya 2 yemek kaşığı dolma baharı
2 tatlı kaşığı tarçın
1 tatlı kaşığı karabiber
1/2 su bardağı sıvı yağ
YAPILIŞI:Büyük boy pilav tenceresine küp küp yemeklik soğanımızı doğruyoruz ,sıvı yağımızı da ilave edip kavuruyoruz.Pembeleşince iyice yıkadığımız ve süzdüğümüz pirincimizi de tenceremize alıp 2-3 dakikada pirinçle kavurma işlemini yapıyoruz. Şimdi suyumuzun 3 bardağını ekliyoruz,şekerimizi,yıkanmış kuş üzümlerini ve tuzumuzu da tenceremize alıp kapağını kapatıyoruz önce harlı ateşte fokurdamaya başladığında ise kısık ateşe alıp aynı pilav yapar gibi kapağını hiç açmadan suyunu çekip pişene kadar bekliyoruz.

Pilavımız piştikten sonra yıkadığımız kuru nanemizi,dolma baharımızı,karabiberimizi ve tarçınımızı da ekleyip iyice karıştırıyoruz üzerine de 2-3 kat kağıt havlu koyup kapağını kapatıyoruz pilavımızı bir kenara alıyoruz.

Diğer tarafta hamsilerimizin kılçıklarını ve içini temizleyip bir güzel yıkıyoruz biraz tuz koyup karıştırıyoruz.Büyük boy Borcamımızın tabanını ve kenarlarını çok az sıvı yağ ile yağlıyoruz ve hamsilerin sırtları dış yüzeye içleri de size bakacak gibi ve hiç ara bırakmadan iyice birbirlerine bitişik şekilde diziyoruz.

Tabanı bu şekilde dizdikten sonra sıra kenarlarını dizmeye geliyor kenarlarına da yine hamsinin sırtı dış yüzeye bakacak şekilde bitişik nizam ve kuyrukları dışarı sarkacak gibi diziyoruz.

Artık pilavımızla hamsilerimizi buluşturmamızın zamanı geldiiii;)))Ancak bir iki hatırlatma yapmak istiyorum (Pilavınızı benim gibi geceden yapıp soğuduktan sonra buzdolabınız da muhafaza edebilirsiniz yada hamsiyle kapladıktan sonra bile pişirmeden 1 gece buzdolabınız da bekleyebilir ve ertesi gün suyunu koyup fırınlayabilirsiniz.)Eveeet ne demiştik bu aşamada pilavımızı hamsilerimizin üzerine alıyoruz.

Pilavımızın üzerini kaşığımızın tersi ile çok sıkıştırıp ezmeden düzlüyoruz ve kuyrukları aşağı bakan hamsileri tabağın içine doğru ama kaydırmadan yavaşça çeviriyoruz.

Boşta kalan yerleri doldurarak hamsinin sırtı bu sefer size bakacak şekilde yine sıkışık nizam diziyoruz.Bayağı bir sıkışık dizmenizde fayda var çünkü piştikçe aralar oluşuyor eğer bol ve sıkış sıkış dizerseniz bu aralar piştiğinde oluşmaz ve pilav içinden görünmez yazımın başında da dediğim gibi benim hamsim biraz az geldi bir avuçluk hamsi ilavesi daha olsa idi söylediğim ve gördüğünüz boşluk oluşmazdı.

1 limonu da üzerine halka halka kesip yerleştiriyoruz.Üzerine kalan 1,5 bardak suyumuzu da ilave ediyoruz.

Önceden ısıttığımız 180 derece fırınımızda 1 saat 15dak.kadar üzerleri kızarıncaya kadar pişiriyoruz.

Yanına da bir güzel kıvırcık salata ,bol rokalı bol limonlu yemede yanında yat;)))
Tatlı olarak da şekerpare yaptım ama şeker paremin tarifini etkinliğe sakladığım için daha sonra vereceğim;))

AFİYET OLSUUUN.